Yıldırım, Chp İl Teşkilatının İstifasini Değerlendirdi
CHP 22. Dönem Milletvekili ve CHP Kastamonu Belediye Başkan Adayı Mehmet Yıldırım, CHP Kastamonu İl Teşkilatının istifasını değerlendirerek, CHP’nin otel lobilerinde kurulmuş bir parti olmadığını söyledi.
Yıldırım, köklü bir geçmişi olan partinin kimse tarafından yıpratılamayacağını belirterek, CHP İl Teşkilatı arasında görüş ayrılıkları olmasının hiç kimseye bir fayda sağlamayacağını kaydetti.
İstifaların üzücü olduğunu ancak bir kan değişiminin yeniden dirilmek için fırsat olabileceğini vurgulayan Mehmet Yıldırım, ayrıca CHP Kastamonu İl Teşkilatının istifalarını sunarken yaptıkları açıklamaları talihsiz bulduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Önümüzde genel seçim varken CHP Kastamonu İl Teşkilatı, Genel ile uyum sağlayamadıkları, seçimde gerekli finansmanı sağlayamadıklarını, ilçe örgütleri ile görüş ayrılıkları yaşadıklarını, parti içi disiplin kararının hiçe sayıldığı yönündeki iddiaları içererek görevlerinden istifa etti. İstifa ederken yaptıkları açıklamaları doğru bulmuyorum ve bu değerlendirmelerde daha çok üzüldüm. Ben, belediye başkan adayı olmaya karar verdiğimde CHP Genel Merkezi’nden 3 talepte bulunmuştum. Bu şartlar örgüt bütünlüğünün sağlanması, seçim için gerekli finansman desteği verilmesi ve Uğurlu Hastanesi’nin açılabilmesi noktasına gerekli desteğin tam anlamıyla verilmesiydi. Ben örgütsel bütünlüğün sağlanması ve gerekli finansman desteğinin sağlanması noktasında her platformda açıklama yapmıştım ancak o dönemlerde kayda değer görülmüyordu. Fakat gelinen süreçte gördüm ki yapmış olduğum açıklamalarda son derece haklı çıktım.”
“TUNCELİ DEMEK, DERSİM DEMEK DEĞİLDİR”
Kastamonu’nun bin 79 köy ve 3 bin 500’e yakın yerleşim yeri ile çok geniş bir coğrafyası bulunduğunu hatırlatan Yıldırım, bu coğrafyayı gezmenin çok da kolay olmadığını söyleyerek şunları kaydetti: “Liderler, televizyon ekranlarından herkese ulaşıyor ancak örgüt ulaşamadıktan sonra bunun pek de bir anlamı kalmıyor. Örgütün en küçük yerleşim yerine giderek yeni insanları ikna edip partiye kazandırması gerekiyor. 2002 yılında seçilen Kastamonu’nun tek milletvekili Mehmet Yıldırım’dan sonra bu ilde Cumhuriyet Halk Partisi’nin yeni milletvekilleri olması gerekiyordu. Bu yaşanan ve gelinen süreç şunu çok iyi gösteriyor ki CHP Kastamonu İl Örgütü bıkmış ve heyecanını kaybetmiş. Arkadaşlar elbette çalıştılar, partiye katkı verdiler. Partiye bina olmak üzere çok şey kazandırdılar. İstifa eden il örgütünün birilerinin şikayet bağlamında sürekli CHP Genel Merkezi’ni taciz ettiklerini, bunlara karşı ön yargılı bir bakış içerisine girdiklerini ifade ediyorlar. Bu ifadelerin hepsi yanlıştır. Eğer CHP Genel Merkez’i Kastamonu’yu gözden geçirmişse ve Kastamonu’yu gözden çıkarmışsa, Kastamonu’daki 6 delegenin kendilerine oy verme mecburiyetini göz önünde bulunduruyorlarsa Genel Merkez şunu unutmamalıdır ki, CHP’nin iktidarı Kastamonu’dan geçer. CHP iktidar olmak istiyorsa Kastamonu’yu ve Kastamonuluları dikkate almak zorundadır. Kastamonu sadece kendi coğrafyası içerisinde değil, tüm Türkiye’ye malolmuştur. İstanbul gibi büyük bir şehirde yaşayanların büyük bir oranı Kastamonuludur. Kastamonu demek ‘İstanbul’ demektir, ’İzmir’ demektir, ‘Diyarbakır’ demektir, ‘Tunceli’ demektir yalnız ‘Dersim’ demek değildir.”
“CHP, OTEL LOBİLERİNDE KURULMUŞ BİR PARTİ DEĞİLDİR”
CHP’nin otel lobilerinde kurulmadığına işaret eden Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: “CHP Genel Merkezi’nin yolunu mesken tutarak örgütü şikayet edenler bilmelidirler ki kimse Cumhuriyet Halk Partisi’nden daha büyük değil. CHP, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kurarak emanet ettiği, rejimin teminatı bir siyasal örgüttür. 91 yıllık köklü bir geçmişi vardır. Ahmet’in Mehmet’in kurduğu bir siyasal örgüt değil. Otel lobilerinde küskünlerin kurmuş olduğu bir siyasal hareket de değildir. Bu sebeple partiyi ileriye götürmek, CHP için, aydınlık gelecek için daha çok çalışmak ve katkı sağlamak yerine sun’i çalışmalarla örgütleri şikâyet etmek kimseye bir fayda sağlamaz. Kastamonu örgütsel bütünlüğü sağlamadan ilerleyemez, sadece patinaj yapar. Tekrar söylüyorum, istifa etmek doğru değildir. Çünkü siyasette mevzi boşaltılmaz. Benim siyasal yaşamımda terk etmek yoktur. Ben hiçbir zaman bulunduğum yeri terk etmedim. Bu istifalar yeni istifaların habercisi olur mu bilmiyorum ancak gelinen süreç göstermiştir ki bir kan değişimine ihtiyaç doğmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi’nin birliğe, dirliğe ve beraberliğe ihtiyacı var. Parti için hoşgörüye çomak sokanlar şunu iyi bilsinler ki o çomak gün gelir gözünüze batar.”
Geçen günlerde CHP Kastamonu İl Başkanı Mehmet Salih Karasalihoğlu ile birlikte beraberindeki 20 kişilik yönetim kurulu üyeleri partisinden istifa etmişlerdi.