İşte Musa Orhan'ın tahliye gerekçesi!
İntihar eden 18 yaşındaki İpek Er'e nitelikli cinsel saldırıda bulunduğu gerekçesiyle tutuklanan ve hakkında dava açılan Uzman Çavuş Musa Orhan, kaçma şüphesi bulunmadığı gerekçesiyle bir hafta içinde tahliye edildi. Başsavcılık tahliye kararına itiraz etti ancak mahkeme reddetti.
Batman'da ailesiyle birlikte yaşayan İpek Er, Musa Orhan'dan kendisini evlenme vaadiyle kandırdıktan sonra tecavüz ettiği iddiasıyla şikâyetçi oldu. İpek'in iddialarına göre, Siirt'te buluştuğu Musa Orhan kendisine alkol ve uyuşturucu hap içirip zorla birlikte olmuştu. Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma kapsamında İpek Er'i Adli Tıp Kurumu'na gönderdi. İfadesinde, "İntiharın eşiğine geldim. Ailemin yüzüne bakamıyorum" diye ifade veren genç kız, bu olayın ardından 16 Temmuz'da intihara teşebbüs etti. Hastanede tedaviye alınan İpek, 18 Ağustos'ta hayatını kaybetti. Geride bıraktığı mektubunda, sosyal medyadan tanıştıkları Musa Orhan'la yaşadıklarını gün gün anlatmıştı. Adli Tıp Kurumu raporu İpek'in ölümünün ardından hazırlandı. Rapora göre İpek tecavüze uğramıştı.
'İNTİHARIN EŞİĞİNE GELDİM, AİLEMİN YÜZÜNE BAKAMIYORUM'
Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamenin detayları ortaya çıktı. İddianamede İpek Er'in, alınan beyanında Musa Orhan ile sosyal medya aracılığıyla tanıştığını ancak Orhan tarafından zorla alkol ve hap içirilerek, cinsel saldırıya maruz kaldığını ifade ettiği yer aldı. İpek Er, iddianameye giren ifadesinde şunları kaydetti:
"Musa Orhan ile sosyal medyada tanıştım. Sevgili olduk, sürekli benimle evleneceğini, beni sevdiğini söylemekteydi. 'Benimle kaçar mısın?' diyordu. Ben de beni ailemden istemesini söyledim. 20 Haziran'da köyüme geldi. Kaçamayacağımı söyledim. Beni dinlemedi.
Ben de ikna olması için valizimi kendisine teslim ettim. O sırada ailem bizi fark etti. Hemen geri döndüm. Ancak valizim onda kaldı. Üç gün geçtikten sonra abim, kendisine ait olan valizi istedi. Ben de her şeyin açığa çıkacağını düşündüğümden akşam Siirt'e geldim. Siirt'te kalacak yerim olmadığı için Kurtalan ilçesine geçtim. Param kalmadığı için cep telefonumu satarak, öğretmenevinde kaldım. Ardından Kurtalan ilçesinde hat aldım ve Musa'ya mesaj atarak durumu anlattım. Kendisine kalacak yerimin olmadığını söyledim. Görevden gelene kadar idare etmemi istedi. Siirt'e gelerek üç gün otelde kaldım. Ardından beni aldı, arkadaşının evine götürdü. Bir gece orada kaldım. Yalnızdık. İlişkiye girmek istedi. Evlenmeden olamayacağını söyledim. Ertesi akşam geç saatlerde geldi. Alkol aldığını söyledi, içmem konusunda çok ısrar etti. Bana 'Benimle ol, yarın nikâh kıyalım' dedi. Ben de alkolün etkisiyle gücümü yitirmiştim, ilişki yaşadık. Hatırladığım kadarıyla bana bir hap da içirdi. Sabah işe gitmek üzere ayrıldı."
İfadenin devamında genç kızın şu anlatımları yer aldı:
"Öğle vakti panik bir şekilde gelerek, beni kendi ikametine götürdü. Beni İzmir'e kuzenine göndereceğini söyledi. Otobüsle İzmir'e gittim. İndiğimde Musa'yı aradım. Ancak bir türlü ulaşamadım. Siirt'e ailemin yanına döndüm. O tarihten bu yana ne aradı ne sordu. Benimle evlenme vaadiyle kandırarak, alkol ve hap vererek zorla birçok kez ilişkiye girdi. Zorla ırzıma geçen, beni evlenme vaadi ile kandıran, tecavüz eden Musa Orhan'dan davacı ve şikayetçiyim. İntiharın eşiğine geldim. Ailemin yüzüne bakamıyorum."
ADLİ TIP RAPORU İDDİALARI DOĞRULADI
Cinsel saldırıyla ilgili Adli Tıp Kurumu'ndan istenilen raporun İpek Er'in iddialarını doğruladığı kaydedilen iddianamede, "Şüphelinin, genç kıza yönelik, 'Rıza dışında cinsel birlikteliğe zorlaması ve cinsel birlikteliğin gerçekleşmesi eyleminin, nitelikli cinsel saldırı suçuna sübut verdiği' belirlenmiştir" denildi.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
İpek Er'in cinsel saldırı suçlamasını kabul etmeyen Musa Orhan ise ifadesinde şunları söyledi:
"İpek ile sosyal medyadan tanıştık. Ne zorla ne de rızası ile cinsel ilişkiye girmedim. 'Benimle kaçar mısın?' demedim. İddia ettiği gibi haziran ayında köyüne gitmedim. 8-9 aydır tanışıyoruz. Ama sevgili değiliz. İpek beni arayarak, Siirt'te olduğunu söyledi. Telefonunu sattığını, parasının bittiğini, kendisine yardımcı olmamı istedi. Hatta benim evimde kalıp kalamayacağını sordu. Ben 'Seni kaçıracağım, seninle evleneceğim' şeklinde bir şey söylemedim. Evimde kaldığı akşam yatağımda oturmuştu. Aramızda sadece sevişme oldu, daha ilerisi olmadı. Ben kesinlikle akşamdan sonraki gün onunla ilişkiye girmedim. Sabaha İzmir'e gideceğini söyledi. 450 lira verdim. Kendisine bilet aldığımda isminin İpek olduğunu öğrendim. Bana adının Bahar olduğunu söylemişti. İzmir'e gittiğinde beni aradı, 'Beni başından savmak için İzmir'e gönderdin' dedi. Suçlamaları kabul etmiyorum."
ADLİ KONTROLLE SERBEST
İpek'in intihara teşebbüs etmesinden bir gün sonra gözaltına alınan Musa Orhan'a tutuklama istendi ancak adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Jandarma Genel Komutanlığı Musa Orhan'ı açığa aldı. İpek'in ifadeleri üzerine soruşturma başlatan Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı, nitelikli cinsel saldırı iddiasıyla Musa Orhan hakkında iddianame hazırladı. İddianameyi kabul eden Siirt 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Musa Orhan hakkında yakalama kararı çıkarttı. Teslim olan Musa Orhan19 Ağustos'ta tutuklandı.
'KAÇMA ŞÜPHESİ YOK'
Musa Orhan'ın avukatı Mehmet Erkan Akkuş tutuklama kararına itiraz etti. Akkuş itiraz dilekçesinde, müvekkilinin kaçma şüphesi bulunmadığı ve sabit ikametgâh sahibi olduğunu öne sürdü. İtirazı Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesi değerlendirdi. Mahkeme, avukat Akkuş'un itiraz dilekçesinde belirtilen hususları yerinde görerek Musa Orhan'ın tahliyesine karar verdi. Karar kısa süre içinde Orhan'ın tutuklu bulunduğu cezaevine ulaştı. Cezaevi idaresi kararla birlikte Musa Orhan'ı serbest bıraktı.
BAŞSAVCILIK İTİRAZ ETTİ
Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı ile Siirt Barosu, Musa Orhan'ın tahliye kararına itiraz etti. Siirt 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne yapılan itirazda, Musa Orhan'ın yeniden tutuklanması talep edildi. Siirt Barosu yaptığı açıklamada, "Kızımız ve ailesinin yaşadığı mağduriyetle ilgili hukuki sürecin başından beri müdahil olan baromuzun, bundan sonraki süreçlerde de ailenin yanında olarak dava dosyasının takipçisi olacağının kamuoyunca bilinmesini isteriz" denildi.
MAHKEME REDDETTİ
Siirt 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi ise, savcılığın intihar eden İpek Er'e cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan Musa Orhan'ın tahliye kararına itirazını reddetti.
BABA: DİYECEK ŞEY BULAMIYORUM
İpek Er'in babası Fuat Er, tahliye kararıyla ilgili şunları söyledi: "Diyecek bir şey bulamıyorum. Bu kadar delil ortadayken, tecavüz olayı ortadayken, intihar etmeden önce mektup ortadayken, her şey yerinde dururken bu katil serbest bırakıldı. Millet tepki verince tutuklanıyor, millet sakinleşince serbest bırakılıyor. Sanki basit bir şeymiş gibi... Bir namus meselesi var. Bir intihar meselesi var. Bir acıyı arkasında bırakan bir mektup var. Benim soru işaretim budur. Niye bu katil, bu cani ikide bir bırakılıyor? Ben bundan bir şey anlamadım. Benim de kafam karıştı. İnsan bir kere ölür. Bu kızın ailesi her gün ölüyor. Bugün serbest bırakıldıktan sonra aile yine perişan durumda. Yine ağlamaktan başka bir çaresi kalmadı." (◊ İdris EMEN)
İÇİŞLERİ'NDEN AÇIKLAMA
Musa Orhan'ın serbest bırakılması sosyal medyada en çok konuşulan konular arasında yer aldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun devreye girdiği iddiaları ortaya atıldı. İçişleri Bakanlığı iddialarla ilgili şu açıklamayı yaptı: "Kurum içinde yürütülen idari süreçlerin haricinde, adli makamlarca devam eden iş ve işlemlere ilişkin bakanlığımızın herhangi bir yetkisi ve tasarrufunun olması hukuken ve fiilen mümkün değilken, gerek Bakanlığımızın gerekse Sayın Bakanımızın tutuklanma veya adli kontrol kararlarında etki ve müdahalesinin olduğuna dair paylaşımları iyi niyetli olarak değerlendirmemiz, elbette ki mümkün değildir. Bu acı olaydan siyasi bir rant devşirmeyi, kurumlarımızı ve adalet sistemimizi yıpratmayı hedefleyen TV kanalının yanı sıra, gayriahlaki iftiraları atan terör örgütüne müzahir basın-yayın organları hakkında gerekli tüm yasal işlemler başlatılacaktır.
İHRAÇ İŞLEMİ BAŞLADI
Musa Orhan isimli şahıs Siirt Valiliği tarafından 16 Temmuz 2020 tarihli oluru ile idari soruşturma kapsamında hemen görevinden uzaklaştırılmıştır. Devlet memurluğundan çıkarma cezası verilmesi istemiyle 10 Temmuz 2020 tarihinde soruşturma başlatılmış, bahse konu disiplin soruşturması tamamlanarak Jandarma Genel Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulu'na gönderilmiştir. Adı geçen şahısla ilgili ihraç işlemleri başlatılmış olup yasal süreç devam etmektedir."
ANNENİN ACISI
İpek Er'in annesi Hakime Kılınç kızının ölümünün ardından "İçim yanıyor, dayanamıyorum" diye ağlamıştı. Tahliye kararına sosyal medyadan da tepki yağdı.
İNTİHAR SORUŞTURMASI SÜRÜYOR
İpek Er'in intiharına ilişkin soruşturmayı Batman Cumhuriyet Başsavcılığı yürütüyor. Soruşturma sonunda Musa Orhan'a, intihara neden olmak suçundan dava açılabilir. Musa Orhan'ın 'nitelikli cinsel saldırı' davasının ilk duruşması ise ekim ayında Siirt 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.
MAHKEMENİN TAHLİYE GEREKÇESİ
Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesi, hukuki ve vicdani kanaatle alındığını belirttiği Musa Orhan'ın tahliye kararında özetle şu gerekçeleri sıraladı:
Mağdur 24 Haziran'da ikâmetini terk ettikten sonra Kurtalan'da bir gece, Siirt'teki bir otelde de 3 gece kaldı. Ardından sanık ile birlikte kaldıkları ikâmete geçti. Rızaya dayalı cinsel yönden yakınlaşma mağdurun ifadelerine de yansıdı. Rıza dışı gerçekleştiği iddia edilen cinsel saldırı eyleminden sonra, rızaya dayalı olarak yeniden cinsel birlikteliklerde bulunulması olağan yaşam koşulları ile bağdaşmıyor.
Olaydan sonra intihar girişiminde bulunduğu iddia edilen mağdurun, intihar girişiminde bulunmadan önce yazdığı iddia edilen mektubunda geçen bir kısım isnatlar, mağdurun daha önce vermiş olduğu ifadesi ile bariz zıtlıklar barındırıyor.
Sanığın eylem öncesinde mağdura yapmış olduğu iddia edilen evlenme vaadi, doktrin ve yargısal kararlara göre mağdurun fiile karşı koymasını ortadan kaldıracak nitelikte bir hile olarak kabul edilmiyor.
Sanığın mağdura yönelik gerçekleştirdiği iddia olunan cinsel eylemlerini cebir ve tehdit kullanarak veya mağdurun iradesini fesada uğratacak sair diğer davranışlarla gerçekleştirdiğine ve dolayısıyla üzerine atılı 'nitelikli cinsel saldırı' suçunu işlediğine dair dosya kapsamında yer alan deliller, tutuklama kararı verilebilmesi yönünden kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösterecek boyuta ulaşmıyor.
Hakkında çıkartılan yakalama emri üzerine kolluk birimine kendiliğinden gelerek teslim olan sanığın kaçacağı, delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme veya tanıklar üzerinde baskı eylemlerinde bulunacağı yönünde dosya içerisinde herhangi bir emare bulunmuyor.