Çocuk astımında sevindirici gelişme

Çocuk astımında sevindirici gelişme

Türk Toraks Derneği Bilimsel Komite Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı, astımlı çocukların 1 yıllık maliyetinin 10-15 bin TL arasında olduğuna dikkat çekerek, düzenli ilaç kullanımının hastane giderlerini azaltacağını söyledi.

Dünya Astım Günü tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de çeşitli etkinliklerle hastalar ve hasta yakınlarını bilinçlendirmeye yönelik konferanslar düzenleniyor. Şişli Belediyesi Dünya Astım Gününde Türk Toraks Derneği, Türkiye Alerji ve Klinik İmmunoloji Derneği ve Çocuk Göğüs Hastalıkları Derneği ile ortaklaşa düzenlenen astımlı çocukların ve ailelerinin katıldığı konferans düzenledi. Türkiye’de astımla ilgili önemli sıkıntıların masaya yatırıldığı konferansa Türk Toraks Derneği Bilimsel Komite Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı, Türk Toraks Derneği, Çocuk Göğüs Hastalıkları Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Refika Ersu ve Türk Toraks Derneği GARD Temsilcisi ve GARD Türkiye Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Bilun Gemicioğlu konuşmacı olarak katıldı. Konferansın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Türk Toraks Derneği Bilimsel Komite Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı Türkiye’de yaşayan astımlı hastalarla ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. Astımın Türkiye için son derece önemli ve kronik bir hastalık olduğuna dikkat çene Dağlı, dünyada 300 milyon astımlı hastanın yaşadığını belirtti. Elif Dağlı açıklamalarında şu ifadelere yer verdi: “Her yıl 250 bin kişi astıma bağlı nedenlerle hayatını kaybetmektedir. Gelişmiş ülkeler astım artışını durdurmakla beraber düşük gelirli ülkelerde astım artışı devam etmektedir. Önümüzdeki 10 yıl içinde toplam astımlı sayısının 400 milyona ulaşacağı hesap edilmektedir. Dünya nüfusu ile orantılandığı zaman o tarihteki dünya nüfusunun 20’de 1’inin astımlı olacağı hesabını getirmektedir. “

“ASTIM KONTROL EDİLEBİLİR”
Astımın bulgularının nefes darlığı, hırıltı, göğüs sıkışması gibi belirtilerle ortaya çıktığını söyleyen Prof. Dr. Elif Dağlı astımın kontrol edilebilir bir hastalık olduğunu vurguladı. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de teşhis sıkıntısının olduğuna dikkat çeken Dağlı astımlı çocukların tedaviye ulaşamadığını ve ya verilen tedavilerin düzgün uygulanmadığını belirtti. Dağlı: “Teşhis sıkıntısının olduğunu biliyoruz. Bu nedenle çocukların tedaviye ulaşamadığını, tedavi verilen hastaların tedavilerini düzgün kullanmadığını ve sık alevlenmelerle hastane başvurularının arttığını bilmekteyiz. Dünya Astım Gününde bugünkü temamız astımın kontrol edilebilen bir hastalık olduğunu, çocukların ve erişkinlerin kaderi olmadığını, düzgün tıbbi tedavi ile bugünkü tıp olanaklarının astımı kontrol edebildiğini vurgulamak üzere toplanmış bulunmaktayız.” dedi.

“ASTIMIN TÜRKİYE EKONOMİSİNE BÜYÜK YÜKÜ VAR”
Türkiye’de yaşayan 2 milyon astımlı çocuk olduğunu açıklayan Türk Toraks Derneği Bilimsel Komite Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı hastalığın maliyeti hakkında çarpıcı açıklamalar yaptı. Teşhisi konulmamış astımlı hastaların bir defaya mahsus tedavi tutarının çok fazla olduğunu söyleyen Dağlı konuşmasını şu ifadelerle tamamladı: “Tek bir atağın acilde tedavi maliyeti hastane yatışı ile birlikte 2 bin TL karşılığına gelmektedir. Sene içerisinde 3-4 defa alevlenme geçiren bir çocuğun Türkiye’deki maliyeti 10-15 bin lirayı bulabilmektedir. Halbuki düzgün ilaç kullanımı bu atakların engellenmesini sağlamaktadır ve ayrıca çocuğun okul kaybının çeşitli iştahsızlık ve enfeksiyonlar nedeniyle yaşanılan başka komplikasyonların önlenmesini sağlayacaktır.”

Toplantıya konuşması olarak katılan Türk Toraks Derneği, Çocuk Göğüs Hastalıkları Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Refika Ersu’nun 6 yaşında olan astım hastası kızı Ada Ersu yaşıtlarına ilaçlarını düzenli kullanmaların konusunda önerilerde bulundu. Ada’nın annesi Prof. Dr. Refika Ersu İHA mikrofonlarına yaptığı açıklamada en sık yapılan hatalardan birinin çocukken kullanılan ilaçları bırakmak olduğunu söyledi. Ersu açıklamalarında şu ifadeleri kullandı: “Düzenli ilaç kullanmakla hem atakları engelliyoruz hem tekrar eden semptomları önlüyoruz. Böylece çocuklar okullarına gidebiliyorlar, egzersizlerini yapabiliyorlar. Geceleri daha iyi uyuyup gündüzleri daha iyi öğrenebiliyorlar. Onun için ilaçları doktorların tavsiye ettiği dozlarda ve sürelerde kullanmak çok önemli çünkü bu bir kronik hastalık. Kontrol edilebilen ve büyüdükçe iyiye giden bir hastalık.”